egulecyuz@gmail.com
İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi İlahiyat (İslam ve Din Bilimleri) lisans programını 2016 yılında -ilk mezunlardan birisi olarak- bitirdikten sonra aynı üniversitede Kelâm alanında yüksek lisansa girdim ve araştırma görevlisi olarak görev yaptım. Yurtdışındaki lisansüstü eğitim programlarına başvurma kararı aldığımda, yakın zamanda kurulmuş bir programdan mezun olmanın benim için dezavantaj teşkil edeceğinden çekinmiştim. Ancak bu endişemin yersiz olduğunu kısa zamanda anladım: 29 Mayıs’ta aldığım İslam ve din bilimleri eğitimi (ve kuşkusuz bu eğitimin içeriğini ve kalitesini belgeleyen transkriptler ve mülakat performanslarım) sayesinde 2017 yılında Freie Universität Berlin’de İslam düşünce tarihi üzerine yüksek lisansa, 2018 yılında da The University of Chicago’da İslam çalışmaları doktora programına kabul aldım. Şimdiye kadarki yurtdışı akademik tecrübem gösterdi ki 29 Mayıs İlahiyat dünya standartlarının üzerinde bir eğitim sunuyor. Doktora derslerimde Arapça birincil kaynakları okuyup çözümlerken, temel İslam bilimlerinin teori ve yöntemlerine dair tartışmalara katılırken veya güncel felsefî ve teolojik sorunlara dair görüş belirtirken 29 Mayıs’ta edindiğim kapsamlı birikim şimdiye kadarki en büyük sermayem oldu. Daha ilk döneminde dahi ders içerikleri, samimi hoca-öğrenci ilişkileri, kütüphane kaynakları ve yardımcı akademik gelişim dersleri gibi imkânlarla eşsiz bir tecrübe sunan bu programın her geçen yıl daha zengin ve daha kararlı hâle gelişini gururla (hatta belki biraz gıptayla) takip ediyorum
argokbel@gmail.com
İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi’nin ilk göz ağrılarından olma bahtiyarlığıyla 2016 yılında İlahiyat Fakültesi’nden mezun oldum. 2019 yılında İstanbul Üniversitesi Dinler Tarihi anabilim dalında yüksek lisansımı tamamladım ve aynı üniversitede Dinler Tarihi alanında doktora eğitimime devam etmekteyim. Aynı zamanda Abdullah Tivnikli İSAR Vakfı’nda tam zamanlı araştırmacı olarak çalışmaktayım.
Öğrencileri için iyi bir geleceğin şekillenmesine katkı sunan öncü, aranır ve örnek bir üniversite olma vizyonu ve misyonuyla gerçek anlamda bir akademi olan İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi gerek akademisyenleri, gerek öğrenci profili, gerek çalışanları, gerekse kültürüyle her üniversite öğrencisinin elde edemeyeceği imkânları sunmaktadır. Her şeyden önce ülke standartlarının üzerinde bir Arapça eğitim imkânını verip öğrencilerinin dünyaya açılan kapısı olarak yabancı dil eğitimini yüksek standartlardan taviz vermeden öğretmeyi başarmış ve bu alanda kendini ispat etmiştir. Bunun en büyük kanıtı ise mezunlarıdır. Farklı disiplinlerden arkadaşlarla aynı ortamı paylaşmamız ise bizlere daha geniş perspektifler kazandırmış, İlahiyat fakültesinde ders aldığımız her bir hocamız ufuklarımızı açarak bizlere her zaman örnek ve destek olmuşlardır.
Bölümümüzün bizlere verdiği ufuk açıcı eğitim ve özgüven ile henüz lisans yıllarından başlayarak alana hakimiyetim ve kuvvetli bir Arapça altyapım sayesinde Almanya, Ürdün ve Amerika başta olmak üzere yurtdışında ve yurtiçinde çeşitli eğitim seminerlerine katılma imkânı buldum. Zevk alarak ilerlediğim dinler tarihi alanına merak salmamda ise üniversitenin bizlere sunduğu söz konusu entelektüel ortam önemli bir rol oynadı. Rahatlıkla söyleyebilirim ki bir ilahiyat lisans öğrencisinin ülke standartlarının üzerinde ilmi ve entelektüel ortam ile tanışmasının en kolay yollarından birisi de İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi’nde eğitim almaktan geçmektedir.
mus.ozbakir@gmail.com
İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi Uluslararası İslam ve Din Bilimleri (şimdiki adıyla İlahiyat) Fakültesi’nden 2016 yılında mezun oldum. Hâli hazırda İstanbul Üniversitesi Felsefe ve Din Bilimleri Anabilim dalında doktora eğitimine devam etmekte ve Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı’nda Yazma Eser Uzmanı olarak görev yapmaktayım.
Üniversite tercihlerini yaptığımız yıl Uluslararası İslâm ve Din Bilimleri Fakültesi ilk defa öğrenci alacak olmasına rağmen gerek fakültenin seçkin akademik kadrosu gerekse üniversitenin sunduğu geniş imkân ve olanaklar nedeniyle 29 Mayıs’ı tercih etmekte hiçbir tereddüt yaşamadım. 5 yıllık eğitim sürecinin henüz ilk yılında Arapça hazırlık programında almış olduğumuz eğitim, üniversitenin kısa zamanda ülkedeki en başarılı eğitim kurumlarından biri olacağını gösteriyordu. Dört yıllık lisans hayatımız boyunca İslâmi ilimleri bu ilimlerin yazıldığı klasik kaynakların diliyle kısmen Arapça olarak, alanında yetkin akademisyenlerden tahsil etmek bir ayrıcalıktı. Ayrıca 29 Mayıs’ın uluslararası bir üniversite olması hasebiyle çeşitli ülkelerden öğrenci kabul etmesi birçok kültürü tek bir çatı altında birleştirmekteydi. Bu yönüyle öğrenci, henüz lisans hayatında başka kültürle nasıl iletişim kurabileceğini tecrübe etme fırsatı buluyor. Kısaca İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi akademik olarak sunduğu imkânların yanında sosyal ve kültürel açıdan kendini geliştirmek isteyenler için de bulunmaz fırsatlar sunmaktadır.
aayseguler@gmail.com
2016 yılında İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi Uluslararası İslam ve Din Bilimleri Fakültesi’nden (bugünkü ismiyle İlahiyat Fakültesi) mezun oldum. 2018 senesinde yine İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi’nde hadis alanında yüksek lisansımı tamamladım. Şimdilerde ise İstanbul Üniversitesi Hadis Doktora Programı’na devam etmekteyim. Aynı zamanda YÖK 100/2000 Doktora Bursiyeriyim.
İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi Uluslararası İslam ve Din Bilimleri Fakültesi’nin ilk mezunlarından olmak benim için bir iftihar vesilesidir. Üniversitemizin bizlere sunduğu geniş burs imkânlarının yanı sıra henüz daha hazırlık senesindeyken, okulda başlayıp Ürdün’de devam eden Arapça eğitimiyle Türkiye’de benzeri olmayan bir yerde olduğumuzu anlamıştık. Fakülteye geçtiğimizde ise alanın en iyi hocalarından oluşan akademik kadrosuyla çok kaliteli bir İslâmi ilimler eğitimi aldık. Kapıları her daim bizlere açık olan hocalarımızın samimiyetleri, bizi ilme ve araştırmaya teşvik eden en önemli unsurlardandı. Henüz daha lisans öğrencisiyken İslam Araştırmaları Merkezi’nden (İSAM) istifade edebilmemiz de yine okulumuzun bize sunduğu paha biçilmez imkânlardandı. Sözün özü İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi İlahiyat Fakültesi bu alanda iyi bir eğitim almak isteyenler için en iyi tercihlerden biri.
elifsonmez@gmail.com
İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi Uluslararası İslam ve Din Bilimleri (şimdiki adıyla İlahiyat) Fakültesi’nin ilk mezunlarındanım. 2018 yılında yine İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi’nde Hadis Anabilim Dalı’nda yüksek lisans eğitimimi tamamladım. Bu süreçte Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’ne Araştırma Görevlisi olarak atandım ve şu an doktora eğitimime İstanbul Üniversitesi’nde devam ediyorum.
İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi’nde yoğun bir eğitim süreci geçirdiğimiz hazırlık dönemi ve ardından Ürdün tecrübesi lisans eğitimine iyi bir Arapça ile başlamamızı sağladı. Lisans döneminde akademik kadrosu, kaliteli eğitimi, Akademik Gelişim Programı (AGEP), zengin kütüphanesi ve diğer olanakları ile İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi bizlere kendimizi en iyi şekilde yetiştirmemiz için gerekli imkânları sundu. Üniversite sınavından sonra burayı tercih ederek en doğru kararı verdiğime inanıyorum. İslâmi İlimler alanında kendini yetiştirmek isteyenlere de tavsiye ederim.
ogefurkanramazan@gmail.com
İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi’nin hayatımda yepyeni bir dönemin başlangıcı olduğunu söylesem abartmış olmam. Üniversiteye gelişimle güzel bir dünyanın kapısı aralandı benim için. Bunu hem akademik anlamda hem de sosyal anlamda söylüyorum.
Peki İlahiyat Fakültesi’ni seçen bir öğrencinin 5 yıllık serüveni nasıldır derseniz; ilk olarak, ciddi bir Arapça hazırlık taliminden geçiliyor ve başarıyla tamamlayan herkes Ürdün’e gönderilerek öğrendikleri dilin pratiğini yapıyor. Ardından lisans döneminde, alanında uzman hem Türk hem Arap hocalardan alınan derslerin kalitesini tadıyor öğrenci. Bununla beraber öğrenci sayısının diğer üniversitelere nazaran oldukça az olması sayesinde hocalarımız, öğrencilerle daha yakından ilgileniyor ve daha sık araştırma ödevleri vererek öğrencilerin kendilerini geliştirmelerine katkı sağlıyor. Sonrasında ise eğitimini başarıyla tamamlayanlar gönüllerindeki yol hangisiyse; ya akademik kariyerlerine devam ediyor, ya topluma hizmet adına yurt dışında görev alıyor ya da bilgilerini öğrencilerle buluşturmak adına öğretmen oluyor. Ben ilk grupta yer alanlardanım. Halihazırda Sakarya Üniversitesi’nde İslam mezhepleri tarihi alanında araştırma görevlisiyim. Beş yıllık lisans döneminin ardından edindiğim kanaat şu ki, öğrenciliğini İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi’nde geçiren biri -seçtiği bölümden memnunsa- geçirdiği yıllardan pişmanlık duymaz. Bu nedenle ben de diğer mezun arkadaşlarım gibi geri dönüp baktığımda gönül rahatlığıyla iyi ki 29 Mayıs’ı seçmişim diyorum.
busracetin29@gmail.com
29 Mayıs, benim için ilk defa gerçek manada kim olduğumu ve ne yapmak istediğimi sorgulayıp, cevabını idrak edişimin hikâyesidir. Yine 29 Mayıs, üniversite tercihinin fertlerin zihnî yapı ve süreçlerinin şekillenmesinde ne derece büyük rol oynadığını öğrendiğim tecrübenin bizzat kendisidir.
Günümüzde üniversiteyle ilgili beklentilerin eğitim ve kariyer fırsatlarına odaklandığı bir gerçek. Bu noktada 29 Mayıs’ta bulunduğum süre boyunca son derece ince düşünülmüş bir eğitimden geçtiğimi söylemeliyim. Özellikle, tartışılmaz bir kalitede sunduğu dil eğitimiyle son derece geniş bir coğrafyayla iletişim kurma fırsatı sunduğu gibi, başka bir dilde akademik düzeyde okuma ve yazma yeterliliği vaat ederek farklı düşünce tarzlarına da kapı aralıyor. Bununla birlikte kabul edilen öğrenci sayısının az olması talebelerin akademik kadro ile iletişimi açısından çok güzel bir imkân. Kendi adıma bu durumun şu an araştırma görevlisi sıfatıyla içinde bulunduğum akademik hayatta son derece önemli bir yeri olduğunu belirtmeliyim.
Benim için 29 Mayıs’ı özel kılan diğer bir husus ise öğrencilerinin maddi gelişimlerinin yanında manevi ilerlemelerine de göstermiş olduğu ilgi ve ihtimam. Verdiği eğitimi pragmatist amaçlarla sınırlandırmayan üniversitenin bu perspektifte; içinde yaşadığı dünyayı sahip olduğu değerlerle anlamlandıran, gelecekten ümitvar, kendi sözünü usulünce söylemeyi bilen nesiller yetiştirme konusundaki misyon ve çabasının çok yerinde ve mutluluk verici olduğunu söyleyebilirim.
alisatilmis42@gmail.com
Merhaba,
Lise yıllarımda şekillenen ilahiyat eğitimi alma hedefime ulaşmak için yaptığım araştırmalar sonrasında vardığım ilk netice, İstanbul’un eşsiz imkânlarından mutlaka yararlanmak gerektiği idi. Bu doğrultuda hedefimi yalnızca İstanbul’daki ilahiyat fakültelerini kapsayacak şekilde daralttım. Sıra İstanbul’daki pek çok ilahiyat arasında tercih yapmaya gelince, üniversitemizin İlahiyat Fakültesi’nde karar kılmam çok zor olmadı. Çünkü bu fakülteyi tercih etmek için önümde onlarca makul sebep bulunuyordu.
Öncelikle fakültemizin akademik kadrosu ilahiyat eğitiminde tecrübeli, kendi alanlarında başarılı ve tanınmış hocalardan oluşmakta. Ayrıca kontenjan sayısının sınırlılığı da hem bizler hem de hocalarımız için başka bir avantaj. Yanı sıra fakültemizin öğrencilerin ufkunu genişletmesine vesile olan uluslararası hüviyeti de bulunuyor. Üniversitemiz, tüm fakülteleriyle ortak bir amaç doğrultusunda hemfikir gibi: Akademik düzeyi yüksek bir araştırma üniversitesi haline gelmek.
Bu fakülteyi tercih etmemin en büyük sebeplerinden biri de oldukça verimli bir Arapça hazırlık programı sunması. Tümü Arap eğitimcilerden oluşan kadrosu ile yoğun bir programa sahip olan hazırlık senesini başarıyla bitiren her öğrenci Ürdün’e gitmeye hak kazanır ve orada Arapçasını geliştirme imkânı yakalar. Bu program, eğitimin kalan kısmı için de önemlidir. Çünkü lisans derslerinin en az %30’u Arapça dilinde verilmekte.
Yeni kampüsü, ev sahipliği yaptığı araştırma merkezleri ve vakıf üniversiteleri arasında öğrenci başına düşen kitap sayısının en fazla olduğu kütüphanesiyle üniversitemiz, sahasındaki diğer kurumlardan temayüz ediyor. Ayrıca cazip burs ve barınma imkânları, yüksek profilli öğrencilerin bu üniversiteyi tercih etmesinde önemli bir etken.
Tüm bu hususlar ve imkânlar göz önünde bulundurulunca, kaliteli bir ilahiyat tedrisi ve yüksek düzeyde bir Arapça eğitimi almak isteyenler ve sonrasında hem akademik hem de çalışma planında avantaj arayanlar için İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi İlahiyat Fakültesi isabetli bir karar olacaktır.
senanur_5621@hotmail.com
İlahiyat Lisans programına kaydolurken amacım, İslâm düşünce geleneğini yakından tanımak ve günümüzde insanı ilgilendiren her konuya bu pencereden bakabilmekti. Bu amaç doğrultusunda üniversitenin sağladığı imkânlarla ilahiyat eğitimimi tamamlarken, aynı zamanda Felsefe Bölümü’nde Çift Anadal Programı’ndan da mezun oldum. Ardından Dokuz Eylül Üniversitesi Tasavvuf Anabilim Dalı’na araştırma görevlisi olarak atandım.
Açık yüreklilikle söylemeliyim ki 29 Mayıs İlahiyat, öğrencilerine lisans eğitiminden beklenen sorunları analiz etme, bu sorunlar karşısında başvurulacak kaynakları tanıma ve bu kaynaklara doğru bir şekilde yaklaşarak sağlıklı sonuçlar elde edebilme gibi akademik hayatta bir araştırmacıya gereken tüm donanımları sağlamakta. Bununla birlikte fakülte, alanın gerektirdiği Arapça dil yeterliliğini ülkemizde en gelişmiş düzeyde sağlayan eğitim kurumlarının başında geliyor. Üniversitenin sağladığı başka birçok imkân hem akademik hayatta hem de çalışma hayatında önemli fırsatların önünü açmakta. Alanında yetkin isimlerle kendini bu doğrultuda geliştirmek isteyen tüm arkadaşlara 29 Mayıs İlahiyat’ı öneriyorum.
r4biakyol@gmail.com
Henüz lise son sınıf öğrencisiyken methini çokça duyduğum, bu sebeple de kendime hedef olarak belirlediğim 29 Mayıs Üniversitesi’nin Uluslararası İslam ve Din Bilimleri (şimdiki adıyla İlahiyat) Fakültesi’nden 2018 yılında mezun olarak yine burada İslam Hukuku alanında yüksek lisans programına başladım.
Akademik kadrosu, eğitim anlayışı ve öğrencisine verdiği değer ile 29 Mayıs’ın ayrıcalıklarını her zaman hissettim ve tercihim sebebiyle daima memnuniyet duydum.
Arapçayı sevdirerek öğreten bir hazırlık eğitimi ve yurtdışı tecrübesinden sonra lisansta alınan derslerle Arapçayı hem akademik çalışmalarda hem de pratik hayatta rahatlıkla kullanabilecek seviyeye gelmek bu bölümde okuyan bir öğrenci için en önemli hususlardan sayılabilir.
Bunun yanı sıra kapısını çalmaktan asla çekinmeyeceğiniz birbirinden kıymetli hocaların ilmî birikimleri, öğrencinin yalnız bir alanda değil birçok alanda gelişmesini destekleyen ve daima araştırmaya yönelten eğitim anlayışı ve zengin kütüphanesi ile üniversitemizin soğuk bir eğitim kurumundan ziyade samimi bir ilim yuvası olduğunu söyleyebilirim.
kakaadam02@gmail.com
Merhabalar,
Ben Kaka Adam Abubakar, Nijeryalıyım. İbn Haldun Üniversitesi’nde Temel İslam Bilimleri programında yüksek lisans öğrencisiyim. “Oku” emriyle başladı eğitim yolculuğum. Güçlü ve kaliteli bir eğitim için anavatanımı terk ederek Türkiye’ye geldim. Lise yıllarının ardından lisans eğitimi için, toprağında tarih ve mürekkep kokusu tüten kadim şehir İstanbul’da bulunan 29 Mayıs Üniversitesi’ni tercih ettim. Benim için olmazsa olmazlardan olan güçlü akademik kadro, kütüphane ve çalışma ortamı İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi’nde fazlasıyla var. Buradaki dil hazırlık sınıfı, yurt dışı programları ve farklı alanlarda kendinizi geliştirme imkânı sunan alt programlar oldukça cazip. Üniversite, değerleriyle ve öğrencilerine eğitim konusunda gerek maddi gerek manevi desteğiyle kalitesini göstermekte. Kısacası klasik ve modern ilim birikimine sahip olmak istiyorsanız ve geleceğinize ışık tutacak bir yer arıyorsanız, sizin varmanız gereken yer İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi.
faizan.rehman@ibnhaldun.edu.tr
Adım Faizan Ur Rehman. Pakistanlıyım. Türkiye’de on yıldır burslu olarak eğitim görüyorum. Kayseri’de İmam Hatip Lisesi’nde devlet bursuyla okudum. Lisansımı İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nde YTB bursuyla tamamladım.
29 Mayıs İlahiyat’ta çok kaliteli hocalardan ders aldım. Buradaki eğitimim sayesinde lisansüstü için başvurduğum dört üniversiteden de bursu eğitim için kabul alabildim. 29 Mayıs, mükemmel Arapça hazırlık sınıfı ve üst düzey akademik kadrosuyla farkını ortaya koyuyor. Özellikle ilahiyat ve felsefe alanındaki kadrosu oldukça güçlü. 29 Mayıs’tan mezun olan öğrenci, gerek dil gerek sosyal bilimler alanındaki hakimiyeti ile her yerde öne çıkıyor.
Şimdi geriye bakınca, bana sağladıkları her türlü destekten ötürü üniversiteme ve hocalarıma olan şükran ve vefa borcumu ifa etmenin mümkün olmadığını görüyorum.
eslem.gunaydin@gmail.com
Geriye dönüp üniversite yıllarıma baktığımda “iyi ki”lerle dolu beş yıl geliyor gözlerimin önüne. Hiç şüphesiz 29 Mayıs Üniversitesi hayatımdaki en doğru tercihlerden birisiydi. Akademik kadrosundan personeline kadar hem akademik hem sosyal hem kültürel anlamda bizleri en iyi şekilde yetiştirip hayata hazırlamak için herkesin el ele verdiği bir üniversiteydi 29 Mayıs. Hiç imtina etmeden söyleyebilirim ki mezun olup başka üniversitelerde bulunduğumda ve iş hayatına atıldığımda okulumuzun farkını çok daha iyi görmüş oldum. Ve o zaman anladım ki her anlamda gerçekten çok şanslı bir lisans dönemi geçirmişiz. Hiçbir karşılık beklemeden okulumuzun bizlere sunduğu yurtdışı dil eğitiminden, ders haricinde akademik veya kültür-sanat açısından kendimizi istediğimiz alanda geliştirmemiz için sağladığı programlara kadar her şey çok değerliydi. Tabii ki en şanslı olduğumuz noktalardan birisi okulumuzun akademik kadrosu ile bizlere alanında uzman hocalar tarafından eğitim verilmesiydi. Mezun olduktan sonra bile hala bir ayağım burada. Çünkü 29 Mayıs bir üniversiteden çok daha fazlası…
İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi Uluslararası İslam ve Din Bilimleri'nden (şimdiki adıyla İlahiyat Fakültesi) 2017 yılında mezun oldum. Aynı üniversitede tefsir alanında yüksek lisans yapmaktayım. İstanbul'da öğrenci olmak bir yana, İstanbul 29 Mayıs Üniversitesinde öğrenci olmanın bir ayrıcalık olduğu düşüncesindeyim. Bunu neden söylüyorum? Öncelikle ben Makedonyalıyım. Ama üniversitemde hiç bir zaman diğer kardeşlerimden ayrı bir muamele görmedim. Hatta yabancı uyruklu olduğum için hocalarımızın fazlasıyla destek ve ilgilerini gördüm. Rektöründen en alt kademesine kadar bu üniversitede bütün çalışanların yaptıkları hizmet, saygı ve sevgi tartışılmazdır.
29 Mayıs İlahiyat'ın eğitim öğretim kalitesi, öğrencilerin son derece donanımlı yetişmesini sağlamaktadır. Arapça öğretimi ise en ileri yöntem ve standartlara göre verilmektedir. Yeni kampüsü, yurt ve burs imkanlarının yanı sıra zengin kütüphanesiyle bir öğrenci için rahat bir ortam ve geniş imkanlar sunan İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi'nin, kendisini ilahiyat alanında yetiştirmek isteyen bir öğrenci için doğru bir tercih olacağını düşünüyorum.